11 Ocak 2015 Pazar

Bir işle uğraşıyorum. Bu bir sanat eseri mi bilmiyorum.Ama bir eser bir emek bir birikmişlik.

  Her çocuğun hayatta yaşadığı travmatik olaylar bilinçaltını etkileyebiliyor.Ama her çocuğun farklı boyutlarda oluyor bu değerler.Farklı güçlerde.Benim ise yaşanmışlıklarım bu günkü karakterimi yaratmamda tabi ki de büyük rol oynadı.Bir şeyleri biriktirmek, biriktirdiklerime zaman zaman dönüp bakmak; acaba beni yalnızca geçmişse götüren birer anı mı yoksa bir şeyleri kaybetme korkum mu veya başkalarının hatırlamak bile istemediği kötü anıların benim inadına üzerine gitmem mi? Bunları sorgularken bu eserde biriktirdiğim ve kullandığım en önemli madde kan oldu.Bu hem kana olan tuhaf ilgimi, hem de arkadaşlarımı da biriktirdiğim düşüncesini sergilemiş olacaktı.Evet hem benim hem de arkadaşlarımın kanı var bu eser üzerinde.Hem kötü alışkanlıklarım (başkalarına göre), hem müzik anlayışım, hem seyehat anılarım hem kanım, dostlarımın kanı, hem aldatılma hikayeleri, hem parçalanmış bir ailenin etkileri, hem de aslında her şeye rağmen sevdiğim bir geçmiş.İyisiyle ve kötüsüyle kabullendiğim, beni ben yapan birikimlerim, hayatımın çeyreği belki de.Belki de geri kalan üç çeyreğine olan selamı..Bu benim isyanım..Bu BENİM.



Benim için hiç düşünmeden kanını veren Sena TUNÇ ve Bilge POLAT'a
Kanımızı alan Ramazan VAROL'a sonsuz TEŞEKKÜRLER..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder